TUZ HAKKINDA HER ŞEY!!!!https://www.liveinternet.ru/users/5524461/rubric/5936413/ |
Bu Miss_KATRINA'nın mesajından bir alıntıdır [ Tamamını okuyun + Alıntı kitabınıza veya topluluğunuza! ]
FAYDALI İPUÇLARI:
Kaybetmemek için tasarruf edin.
TUZ HAKKINDA HER ŞEY!!!!
Tuzlu soslar kanseri bile tedavi ediyor.
Bu tarif 2002 yılında Sağlıklı Yaşam Tarzı dergisinde yayınlandı. Ne yazık ki pek unutulmadı, ancak kar amacı güden ilaç şirketleri tarafından kasıtlı olarak hafızadan silindi ve itibarsızlaştırıldı. Epsom tuzu (magnezya), bazen mastopati ve morluklar için kompreslerde neredeyse aynı derecede işe yarar. Ayrıca tuz banyoları, burnu durulamak, tuzlu su solüsyonuyla yüzün kırışıklıklarını silmek, sinüsleri durulamak... Bunların hepsi test edildi ve işe yarıyor!
Bu hikaye eski bir gazetede bulundu. İkinci Dünya Savaşı sırasında yaralı askerleri tedavi etmek için kullanılan tuzun inanılmaz iyileştirici özelliklerinden bahsediyor.
Büyük Vatanseverlik Savaşı sırasında sahra hastanelerinde cerrah I.I. ile kıdemli ameliyat hemşiresi olarak çalıştım. Shcheglov. Diğer doktorların aksine, yaralıların tedavisinde hipertonik sofra tuzu çözeltisini başarıyla kullandı.
Kirlenmiş yaranın geniş yüzeyine salin solüsyonuyla bolca nemlendirilmiş gevşek, büyük bir peçete yerleştirdi. 3-4 gün sonra yara temizlendi, pembeleşti, ateş yüksekse neredeyse normal seviyelere düştü, ardından alçı bandaj uygulandı. 3-4 gün daha sonra yaralılar arkaya gönderildi. Hipertonik çözüm harika çalıştı; neredeyse hiç ölüm oranımız olmadı.
Savaştan yaklaşık 10 yıl sonra, kendi dişlerimi ve granülom nedeniyle komplike olan çürükleri tedavi etmek için Shcheglov yöntemini kullandım. İyi şanslar iki hafta içinde geldi. Bundan sonra salin solüsyonunun kolesistit, nefrit, kronik apandisit, romatizmal kardit, akciğerlerdeki iltihaplanma süreçleri, eklem romatizması, osteomiyelit, enjeksiyon sonrası apseler vb. hastalıklar üzerindeki etkisini incelemeye başladım.
Prensip olarak bunlar münferit vakalardı, ancak her seferinde oldukça hızlı bir şekilde olumlu sonuçlar aldım. Daha sonra bir klinikte çalıştım ve size salin solüsyonlu bir bandajın diğer tüm ilaçlardan daha etkili olduğu ortaya çıkan oldukça zor vakalardan bahsedebildim. Hematomları, bursitleri ve kronik apandisiti tedavi etmeyi başardık. Gerçek şu ki, salin solüsyonu emici özelliklere sahiptir ve dokudan patojenik flora içeren sıvıyı çeker. Bir keresinde bölgeye yaptığım bir iş gezisi sırasında bir apartman dairesinde kalmıştım. Ev hanımının çocukları boğmacadan muzdaripti. Sürekli ve acı verici bir şekilde öksürüyorlardı. Gece boyunca sırtlarına tuz bandajı koydum. Bir buçuk saat sonra öksürük kesildi ve sabaha kadar ortaya çıkmadı. Dört pansumanın ardından hastalık iz bırakmadan ortadan kayboldu.
Söz konusu klinikte cerrah, tümör tedavisinde salin solüsyonunu denememi önerdi. Bu türden ilk hasta, yüzünde kanserli bir ben bulunan bir kadındı. Bu köstebeği altı ay önce fark etti. Bu süre zarfında köstebek mora döndü, hacmi arttı ve ondan gri-kahverengi bir sıvı çıktı. Onun için tuz çıkartmaları yapmaya başladım. İlk çıkartmadan sonra tümör soluklaştı ve küçüldü.
İkinciden sonra daha da solgunlaştı ve küçülmüş gibi göründü. Boşaltım durduruldu. Ve dördüncü çıkartmadan sonra köstebek orijinal görünümünü kazandı. Beşinci çıkartmayla birlikte tedavi ameliyatsız sonlandırıldı.
Sonra meme adenomu olan genç bir kız vardı. Ameliyat olması gerekti. Hastaya ameliyattan birkaç hafta önce göğsüne tuz pansumanı uygulamasını tavsiye ettim. Düşünün, hiçbir ameliyata gerek kalmadı.
Altı ay sonra ikinci göğsünde adenom gelişti. Yine ameliyatsız hipertansif yamalarla tedavi edildi. Onunla tedaviden dokuz yıl sonra tanıştım. Kendini iyi hissediyordu ve hastalığını hatırlamıyordu bile.
Hipertonik solüsyonlu bandajlarla mucizevi tedavi hikayelerine devam edebilirdim. Size Kursk enstitülerinden birindeki bir öğretmenin dokuz salin pedinden sonra prostat adenomundan kurtulduğunu anlatabilirim.
Lösemi hastası bir kadın, üç hafta boyunca geceleri bluz ve pantolondan oluşan tuz bandajı giydikten sonra sağlığına kavuştu.
Tuz sosları kullanma pratiği.
1. Yüzde 10'dan fazla olmayan sulu bir çözelti içindeki sofra tuzu aktif bir sorbenttir. Hastalıklı organdaki tüm yabancı maddeleri çıkarır. Ancak terapötik etki yalnızca bandajın nefes alabilen, yani bandaj için kullanılan malzemenin kalitesine göre belirlenen higroskopik olması durumunda olacaktır.
2. Tuz pansumanı lokal olarak etki eder - yalnızca hastalıklı organ veya vücudun bölgesi üzerinde. Sıvı deri altı katmandan emildikçe, daha derin katmanlardan gelen doku sıvısı, mikroplar, virüsler ve organik maddeler gibi tüm patojenik prensipleri de beraberinde taşıyarak buraya yükselir.
Böylece bandajın etkisi sırasında hastalıklı vücudun dokularındaki sıvı yenilenir, patojenik faktörden arındırılır ve kural olarak patolojik süreç ortadan kaldırılır.
3. Hipertonik sofra tuzu çözeltisi içeren bir bandaj yavaş yavaş etki eder. Terapötik sonuç 7-10 gün içinde ve bazen daha fazla sürede elde edilir.
4. Sofra tuzu çözeltisinin kullanılması belirli bir dikkat gerektirir. Mesela solüsyon konsantrasyonu yüzde 10’u aşan bir bandaj kullanılmasını tavsiye etmem. Bazı durumlarda yüzde 8'lik bir çözüm bile daha iyidir. (Herhangi bir eczacı, çözümü hazırlamanıza yardımcı olacaktır).
Bazıları şunu sorabilir: Doktorlar nereye bakıyor, hipertonik solüsyonlu bir bandaj bu kadar etkiliyse, bu tedavi yöntemi neden yaygın olarak kullanılmıyor? Çok basit; doktorlar uyuşturucu tedavisinin esiri. İlaç şirketleri giderek daha fazla yeni ve daha pahalı ilaçlar sunuyor. Ne yazık ki tıp da bir iştir. Hipertonik çözümün sorunu çok basit ve ucuz olmasıdır. Bu arada hayat beni bu tür bandajların birçok rahatsızlığa karşı mücadelede mükemmel bir çare olduğuna ikna ediyor.
Mesela burun akıntısı ve baş ağrısı için geceleri alnıma ve başın arkasına dairesel bir bandaj koyuyorum. Bir buçuk saat sonra burun akıntısı geçer ve sabaha doğru baş ağrısı kaybolur. Herhangi bir soğuk algınlığında ilk işarette bandaj uygularım. Ve eğer yine de zamanı kaçırdıysam ve enfeksiyon boğaza ve bronşlara nüfuz etmeyi başardıysa, o zaman aynı anda baş ve boyuna (3-4 kat yumuşak ince kumaştan) ve sırtıma (dan) tam bir bandaj yapıyorum. 2 kat ıslak ve 2 kat kuru havlu), genellikle tüm gece boyunca. 4-5 işlemden sonra kür sağlanır. Bir yandan da çalışmaya devam ediyorum.
Birkaç yıl önce bir akrabam yanıma geldi. Kızı akut kolesistit ataklarından acı çekiyordu. Bir hafta boyunca ağrıyan karaciğerine pamuklu havlu bandajı uyguladım. 4 kat halinde katladım, tuzlu solüsyona batırdım ve gece boyunca bıraktım.
Karaciğerdeki bandaj şu sınırlar dahilinde uygulanır: sol meme bezinin tabanından karın enine çizgisinin ortasına kadar ve genişlikte - göğüs kemiğinden ve karnın önündeki beyaz çizgiden omurgaya kadar. arka. Mideyi daha sıkı, geniş bir bandajla sıkıca sarın. 10 saat sonra bandaj çıkarılır ve aynı bölgeye yarım saat boyunca sıcak ısıtma yastığı uygulanır. Bu, susuz kalmış ve kalınlaşmış safra kütlesinin bağırsaklara serbest geçişi için derin ısıtma sonucunda safra kanallarını genişletmek amacıyla yapılır. Bu durumda bir ısıtma yastığı gereklidir. Kız ise o tedavinin üzerinden uzun yıllar geçti ve karaciğerinden şikayetçi değil.
Adres, ad, soyad vermek istemiyorum. İster inanın ister inanmayın, geceleri 8-9 saat boyunca her iki memeye uygulanan pamuklu havludan yapılmış 4 katlı salin bandajı, bir kadının iki haftada meme kanserinden kurtulmasına yardımcı oldu. Bir arkadaşım rahim ağzına doğrudan yerleştirilen serum fizyolojikli tamponları 15 saat boyunca kullanarak rahim ağzı kanseriyle mücadele etti. 2 haftalık tedaviden sonra tümör 2-3 kat inceldi, yumuşadı ve büyümesi durdu. Bu güne kadar bu şekilde kaldı.
Salin solüsyonu sadece bandaj olarak kullanılabilir, kompres olarak asla kullanılamaz. Solüsyondaki tuz konsantrasyonu %10'u geçmemeli ancak %8'in altına da düşmemelidir.
Daha yüksek konsantrasyonda solüsyon içeren bir bandaj, uygulama bölgesindeki dokulardaki kılcal damarların tahrip olmasına yol açabilir.
Bandaj için malzeme seçimi çok önemlidir. Higroskopik olmalıdır. Yani kolayca ve yağ, merhem, alkol, iyot kalıntısı olmadan ıslanırız. Bandajın uygulandığı ciltte de kabul edilemezler.
Birçok kez kullanılmış ve birden fazla yıkanmış keten ve pamuklu kumaş (havlu) kullanmak en iyisidir. Sonuçta gazlı bez kullanabilirsiniz. İkincisi 8 katmana katlanır. Belirtilen malzemelerden herhangi biri - 4 katman halinde.
Bandaj uygularken solüsyon oldukça sıcak olmalıdır. Pansuman malzemesinin çok kuru ve çok ıslak olmaması için orta derecede sıkılması gerekir. Bandajın üzerine herhangi bir şey uygulamayın.
Bir bandajla sarın veya yapışkan bir sıva ile yapıştırın - işte bu kadar.
Çeşitli pulmoner süreçler için (akciğerlerden kanama hariç), bandajı arkaya uygulamak daha iyidir, ancak sürecin tam olarak lokalizasyonunu bilmeniz gerekir. Göğsünüzü yeterince sıkı bir şekilde sarın ancak nefesinizi sıkıştırmayın.
Mideyi olabildiğince sıkı bir şekilde sarın, çünkü gece serbest bırakıldığında bandaj gevşer ve çalışmayı bırakır. Sabah bandajı çıkardıktan sonra malzeme ılık suda iyice durulanmalıdır.
Bandajın sırtıma daha iyi oturması için omurganın kürek kemikleri arasındaki nemli katmanlarına rulo yerleştirip bandajla birlikte sarıyorum.
Aslında paylaşmak istediğim tek şey bu. Sorunlarınız varsa ve bunları tıbbi kurumlarda çözemediyseniz tuzlu pansumanları kullanmayı deneyin. Bu yöntem hiçbir şekilde bir tür sansasyon değildir. Çok iyi unutulmuştu.
% 10'luk bir tuzlu su çözeltisi nasıl düzgün şekilde hazırlanır?
Günümüzde yüzlerce güzel tarif bulabilirsiniz ve yenileriyle kimseyi şaşırtmak zordur. Ama bu tarif o kadar basit ve etkili ki, önce onu paylaşmak istiyorum. Yıllar önce gazetede okumuştum. Bir hemşire şöyle yazmıştı: Tarifin açıklaması şöyle:
1. 1 litre kaynamış, kar veya yağmur suyu veya damıtılmış ılık su alın.
2. 1 litre suya (yani 3 seviyeli yemek kaşığı) 90 g sofra tuzu koyun. İyice karıştır. Sonuç yüzde 9'luk bir tuzlu su çözeltisiydi.
3. 8 kat pamuklu gazlı bez alın, solüsyonun bir kısmını dökün ve 8 kat gazlı bezi 1 dakika boyunca içinde tutun. Sızıntı yapmaması için hafifçe sıkın.
4. Ağrıyan bölgeye 8 kat gazlı bez koyun. Üstüne bir parça saf kuzu yünü koyduğunuzdan emin olun. Bunu yatmadan önce yapın.
5. Plastik ped kullanmadan her şeyi pamuklu bezle veya bandajla sarın. Sabaha kadar saklayın. Sabah her şeyi çıkarın. Ve ertesi gece her şeyi tekrarlayın.
Bu inanılmaz derecede basit tarif birçok hastalığı tedavi ediyor, omurgadaki toksinleri cilde çekiyor, tüm enfeksiyonları öldürüyor.
Tedavi eder: iç kanamalar, şiddetli iç ve dış morluklar, iç tümörler, kangren, burkulmalar, eklem kapsüllerinin iltihabı ve vücuttaki diğer inflamatuar süreçler.
Bu tarifi kullanarak birçok arkadaşım ve akrabam kendilerini
- iç kanamadan
- akciğerlerdeki şiddetli morluklardan
- diz eklemi kapsülündeki iltihaplanma süreçlerinden
- kan zehirlenmesinden
- bacakta meydana gelen kanama nedeniyle ölümden kurtardı. derin bıçak yarası.
- Boyun kaslarının soğuk algınlığı için...
Ben de bu tarifi gazeteye gönderen hemşirenin ve cephede askerleri bu yöntemle tedavi eden profesörün uzun, çok uzun ömürler yaşamasını istiyorum. Onlara selam verin.
Ve bu tarifin, pahalı tıbbi hizmetlerin emeklilerin ulaşamayacağı zor zamanlarımızda, çok fazla ihtiyaç sahibi insan tarafından kullanılmasını istiyorum. Bu tarifin onlara yardımcı olacağından eminim. Bundan sonra da bu hemşire ve profesörün sağlığı için dua edecekler.
(Yazı internette kopyalanmıştır, okudum ve sizlerle paylaşıyorum. DOKTOR değilim ve özel olarak sorulara cevap vermiyorum / YAZILANLARA EKLEYECEĞİM İÇİN YAZILANLARA EKLEYECEĞİM) HASTALIKLARDAN KURTULMAK, İNSAN HERKESİNİ AFFETMELİ VE HER ZAMAN OLUMSUZ DÜŞÜNCELERDEN KURTULMALIDIR!!! ! HERKESE RUHSAL VE FİZİKSEL SAĞLIK!!!!!)
TUZ - KÖTÜLÜKLERDEN VE BÜYÜLERDEN KORUMA
Tuz kaybettiğimiz gücü geri kazandırır, iyileştirir astral bedendeki delikler. Ancak kötü insanlar, özellikle de yolsuzluk veya büyücülük günahını ruhlarına yükleyenler, tuza tahammül edemezler. Atalarımızın yolda tılsım olarak yanlarına tuz almaları boşuna değildi. "Kirli" yerlerde, kötü güçlerin bir kişiye zarar vermemesi için omzunun üzerinden atılırdı. Tuz aynı zamanda büyülü ritüellerde de kullanıldı - beyaz kristaller mutluluğu geri getirdi ve bir insandan kötü büyücülüğü ortadan kaldırdı.
Kendinizi tuzla nasıl korursunuz?
TARİF 1. Büyük büyükbabalarımız, bir kişiye nazarın, bir sohbete daldığı ve olup bitenlere dikkat etmediği anda koymanın en kolay olduğunu fark ettiler. Kıskanç kişinin nazar ettiği ve hoş sohbetlerle dikkatinizi dağıttığı yer burasıdır. Böyle bir talihsizlikten kaçınmak için, Rusya'da masanın üzerine açık bir tuzluk içinde tuz koymak gelenekseldi. Sonuçta, negatif enerjiyi “söndürür” ve nazardan korur. Ve kötü dilekler yeraltı dünyasından onları gönderene geri döner.
TARİF 2. Evde kirli bir ruhun olup olmadığını belirlemek ve onu hemen kapıdan çıkarmak için öğleden sonra saat 11 ile 12 arasında sıradan temiz bir metal tava alın (Teflon veya emaye bozulur), yüksek ateşe koyun ve ince bir tabaka tuz dökün. Tuzun bir ila üç saat ısıtılması gerekir. Evde enerjik kir varsa tuzun üzerinde koyu lekeler belirir. Kötü ruhlar panik içinde evden çıkarken hafiflerler. Ayrıca enerjilerini temizlemek için tüm odaları sıcak bir tava ile gezdirmenizi tavsiye ederiz. Kentsel ortamlarda haftalık olarak “tuz temizliği” yapmak en iyisidir.
TARİF 3. Evinize bir büyü yapılmışsa ve ev sahipleri ölümcül tehlike altındaysa, kızartma tavasıyla ritüeli tekrarlayın: tuz, bir çarpma ve yüksek sesle "atışlarla" büyünün gerçekten var olduğuna dair bir uyarı verecektir. .
TARİF 4. Tuz aynı zamanda harika bir şifacıdır; kötü rüyaları ve uykusuzluğu iyileştirir. Yengeç, Akrep, Balık, İkizler, Terazi, Kova burcunda doğduysanız, üç tutam tuzu suda eritin, sıvıyı geceleri başınızın üstüne ve ayaklarınızın üzerine yere koyun. Koç, Boğa, Aslan, Başak, Yay veya Oğlak burcunda doğanların, başlarının başına ve ayaklarının altına (yere) iki "kuru tuz kasesi" koymaları yeterlidir. Ve sabahları tuz veya Tuvalete tuzlu su dökülmelidir. Bu işlemi arka arkaya üç gece yapın, uykunuz sağlıklı ve derin olacaktır.
Peki ya amacına göre tuz - yemeğinize tuz eklerken? Özellikle çorbalar ve soslar hakkında sadece iyi şeyler konuşmaya ve düşünmeye çalışın; kötü sözlerin hazımsızlığa yol açabileceğini unutmayın. Rab'bin Duasını yüksek sesle okumayı bir kural haline getirir. Bu, bedenin ve ruhun sağlığını ve gücünü korumaya yardımcı olur
, bireysel enerjiyi azalttığı ve hareketliliği sınırladığı için bilinçsiz bedensel stereotiplere dönüşür. Bu tür enerji korumalarını yaratan kişi, yaşam durumlarıyla daha etkili bir şekilde başa çıkabilir ve enerji seviyesi yükseldiğinde depresif durumdan çıkar ve canlılığını ve iyi duygusal refahını yeniden kazanır.
BAHÇEDE TUZ KULLANIMI
Kaybetmemek için duvarınıza kaydedin!
Bazen gübre ve zirai ilaç yerine tuz, şeker, sarımsak, kefir, hardal gibi en yaygın ürünleri kullanabilirsiniz.
Örneğin geç yanıklığın ilk belirtilerini domateslerde görüyoruz. Meyveleri kurtarmak için olgunlaşmalarını hızlandırmak gerekir. Bu amaçlar için genellikle domateslerin potasyum ve fosforla beslenmesi tavsiye edilir. Ama daha iyi ve daha kolay bir yol var. 1 litre suya 100 gr sofra tuzu alın ve hastalıklı bitkilere bu solüsyonu püskürtün. Böyle bir ilaçlamadan sonra yapraklar sararacak ve düşecek, bitki büyümesi duracak ve tüm güçleri meyvelerin olgunlaşmasına harcanacaktır. Ayrıca meyvelerde oluşan ince tuz filmi onları enfeksiyonun daha da gelişmesinden koruyacaktır. Ancak gök gürültüsünün çarpmasını beklemenize gerek yok ve önleyici amaçlar için bitkilere taze sarımsak infüzyonu (kova su başına 50 gram) veya fermente kefir çözeltisi (kova su başına 1 litre) serpebilirsiniz. .
Bir diğer sorun ise pancarların iyi gelişmemesidir. Kök sebzeler turplardan biraz daha büyüktür ve hiç tatlı değildir. Tuz da bu durumda size yardımcı olacaktır.
Kaybetmemek için tasarruf edin.
TUZ HAKKINDA HER ŞEY!!!!
Tuzlu soslar kanseri bile tedavi ediyor.
Bu tarif 2002 yılında Sağlıklı Yaşam Tarzı dergisinde yayınlandı. Ne yazık ki pek unutulmadı, ancak kar amacı güden ilaç şirketleri tarafından kasıtlı olarak hafızadan silindi ve itibarsızlaştırıldı. Epsom tuzu (magnezya), bazen mastopati ve morluklar için kompreslerde neredeyse aynı derecede işe yarar. Ayrıca tuz banyoları, burnu durulamak, tuzlu su solüsyonuyla yüzün kırışıklıklarını silmek, sinüsleri durulamak... Bunların hepsi test edildi ve işe yarıyor!
Bu hikaye eski bir gazetede bulundu. İkinci Dünya Savaşı sırasında yaralı askerleri tedavi etmek için kullanılan tuzun inanılmaz iyileştirici özelliklerinden bahsediyor.
Büyük Vatanseverlik Savaşı sırasında sahra hastanelerinde cerrah I.I. ile kıdemli ameliyat hemşiresi olarak çalıştım. Shcheglov. Diğer doktorların aksine, yaralıların tedavisinde hipertonik sofra tuzu çözeltisini başarıyla kullandı.
Kirlenmiş yaranın geniş yüzeyine salin solüsyonuyla bolca nemlendirilmiş gevşek, büyük bir peçete yerleştirdi. 3-4 gün sonra yara temizlendi, pembeleşti, ateş yüksekse neredeyse normal seviyelere düştü, ardından alçı bandaj uygulandı. 3-4 gün daha sonra yaralılar arkaya gönderildi. Hipertonik çözüm harika çalıştı; neredeyse hiç ölüm oranımız olmadı.
Savaştan yaklaşık 10 yıl sonra, kendi dişlerimi ve granülom nedeniyle komplike olan çürükleri tedavi etmek için Shcheglov yöntemini kullandım. İyi şanslar iki hafta içinde geldi. Bundan sonra salin solüsyonunun kolesistit, nefrit, kronik apandisit, romatizmal kardit, akciğerlerdeki iltihaplanma süreçleri, eklem romatizması, osteomiyelit, enjeksiyon sonrası apseler vb. hastalıklar üzerindeki etkisini incelemeye başladım.
Prensip olarak bunlar münferit vakalardı, ancak her seferinde oldukça hızlı bir şekilde olumlu sonuçlar aldım. Daha sonra bir klinikte çalıştım ve size salin solüsyonlu bir bandajın diğer tüm ilaçlardan daha etkili olduğu ortaya çıkan oldukça zor vakalardan bahsedebildim. Hematomları, bursitleri ve kronik apandisiti tedavi etmeyi başardık. Gerçek şu ki, salin solüsyonu emici özelliklere sahiptir ve dokudan patojenik flora içeren sıvıyı çeker. Bir keresinde bölgeye yaptığım bir iş gezisi sırasında bir apartman dairesinde kalmıştım. Ev hanımının çocukları boğmacadan muzdaripti. Sürekli ve acı verici bir şekilde öksürüyorlardı. Gece boyunca sırtlarına tuz bandajı koydum. Bir buçuk saat sonra öksürük kesildi ve sabaha kadar ortaya çıkmadı. Dört pansumanın ardından hastalık iz bırakmadan ortadan kayboldu.
Söz konusu klinikte cerrah, tümör tedavisinde salin solüsyonunu denememi önerdi. Bu türden ilk hasta, yüzünde kanserli bir ben bulunan bir kadındı. Bu köstebeği altı ay önce fark etti. Bu süre zarfında köstebek mora döndü, hacmi arttı ve ondan gri-kahverengi bir sıvı çıktı. Onun için tuz çıkartmaları yapmaya başladım. İlk çıkartmadan sonra tümör soluklaştı ve küçüldü.
İkinciden sonra daha da solgunlaştı ve küçülmüş gibi göründü. Boşaltım durduruldu. Ve dördüncü çıkartmadan sonra köstebek orijinal görünümünü kazandı. Beşinci çıkartmayla birlikte tedavi ameliyatsız sonlandırıldı.
Sonra meme adenomu olan genç bir kız vardı. Ameliyat olması gerekti. Hastaya ameliyattan birkaç hafta önce göğsüne tuz pansumanı uygulamasını tavsiye ettim. Düşünün, hiçbir ameliyata gerek kalmadı.
Altı ay sonra ikinci göğsünde adenom gelişti. Yine ameliyatsız hipertansif yamalarla tedavi edildi. Onunla tedaviden dokuz yıl sonra tanıştım. Kendini iyi hissediyordu ve hastalığını hatırlamıyordu bile.
Hipertonik solüsyonlu bandajlarla mucizevi tedavi hikayelerine devam edebilirdim. Size Kursk enstitülerinden birindeki bir öğretmenin dokuz salin pedinden sonra prostat adenomundan kurtulduğunu anlatabilirim.
Lösemi hastası bir kadın, üç hafta boyunca geceleri bluz ve pantolondan oluşan tuz bandajı giydikten sonra sağlığına kavuştu.
Tuz sosları kullanma pratiği.
1. Yüzde 10'dan fazla olmayan sulu bir çözelti içindeki sofra tuzu aktif bir sorbenttir. Hastalıklı organdaki tüm yabancı maddeleri çıkarır. Ancak terapötik etki yalnızca bandajın nefes alabilen, yani bandaj için kullanılan malzemenin kalitesine göre belirlenen higroskopik olması durumunda olacaktır.
2. Tuz pansumanı lokal olarak etki eder - yalnızca hastalıklı organ veya vücudun bölgesi üzerinde. Sıvı deri altı katmandan emildikçe, daha derin katmanlardan gelen doku sıvısı, mikroplar, virüsler ve organik maddeler gibi tüm patojenik prensipleri de beraberinde taşıyarak buraya yükselir.
Böylece bandajın etkisi sırasında hastalıklı vücudun dokularındaki sıvı yenilenir, patojenik faktörden arındırılır ve kural olarak patolojik süreç ortadan kaldırılır.
3. Hipertonik sofra tuzu çözeltisi içeren bir bandaj yavaş yavaş etki eder. Terapötik sonuç 7-10 gün içinde ve bazen daha fazla sürede elde edilir.
4. Sofra tuzu çözeltisinin kullanılması belirli bir dikkat gerektirir. Mesela solüsyon konsantrasyonu yüzde 10’u aşan bir bandaj kullanılmasını tavsiye etmem. Bazı durumlarda yüzde 8'lik bir çözüm bile daha iyidir. (Herhangi bir eczacı, çözümü hazırlamanıza yardımcı olacaktır).
Bazıları şunu sorabilir: Doktorlar nereye bakıyor, hipertonik solüsyonlu bir bandaj bu kadar etkiliyse, bu tedavi yöntemi neden yaygın olarak kullanılmıyor? Çok basit; doktorlar uyuşturucu tedavisinin esiri. İlaç şirketleri giderek daha fazla yeni ve daha pahalı ilaçlar sunuyor. Ne yazık ki tıp da bir iştir. Hipertonik çözümün sorunu çok basit ve ucuz olmasıdır. Bu arada hayat beni bu tür bandajların birçok rahatsızlığa karşı mücadelede mükemmel bir çare olduğuna ikna ediyor.
Mesela burun akıntısı ve baş ağrısı için geceleri alnıma ve başın arkasına dairesel bir bandaj koyuyorum. Bir buçuk saat sonra burun akıntısı geçer ve sabaha doğru baş ağrısı kaybolur. Herhangi bir soğuk algınlığında ilk işarette bandaj uygularım. Ve eğer yine de zamanı kaçırdıysam ve enfeksiyon boğaza ve bronşlara nüfuz etmeyi başardıysa, o zaman aynı anda baş ve boyuna (3-4 kat yumuşak ince kumaştan) ve sırtıma (dan) tam bir bandaj yapıyorum. 2 kat ıslak ve 2 kat kuru havlu), genellikle tüm gece boyunca. 4-5 işlemden sonra kür sağlanır. Bir yandan da çalışmaya devam ediyorum.
Birkaç yıl önce bir akrabam yanıma geldi. Kızı akut kolesistit ataklarından acı çekiyordu. Bir hafta boyunca ağrıyan karaciğerine pamuklu havlu bandajı uyguladım. 4 kat halinde katladım, tuzlu solüsyona batırdım ve gece boyunca bıraktım.
Karaciğerdeki bandaj şu sınırlar dahilinde uygulanır: sol meme bezinin tabanından karın enine çizgisinin ortasına kadar ve genişlikte - göğüs kemiğinden ve karnın önündeki beyaz çizgiden omurgaya kadar. arka. Mideyi daha sıkı, geniş bir bandajla sıkıca sarın. 10 saat sonra bandaj çıkarılır ve aynı bölgeye yarım saat boyunca sıcak ısıtma yastığı uygulanır. Bu, susuz kalmış ve kalınlaşmış safra kütlesinin bağırsaklara serbest geçişi için derin ısıtma sonucunda safra kanallarını genişletmek amacıyla yapılır. Bu durumda bir ısıtma yastığı gereklidir. Kız ise o tedavinin üzerinden uzun yıllar geçti ve karaciğerinden şikayetçi değil.
Adres, ad, soyad vermek istemiyorum. İster inanın ister inanmayın, geceleri 8-9 saat boyunca her iki memeye uygulanan pamuklu havludan yapılmış 4 katlı salin bandajı, bir kadının iki haftada meme kanserinden kurtulmasına yardımcı oldu. Bir arkadaşım rahim ağzına doğrudan yerleştirilen serum fizyolojikli tamponları 15 saat boyunca kullanarak rahim ağzı kanseriyle mücadele etti. 2 haftalık tedaviden sonra tümör 2-3 kat inceldi, yumuşadı ve büyümesi durdu. Bu güne kadar bu şekilde kaldı.
Salin solüsyonu sadece bandaj olarak kullanılabilir, kompres olarak asla kullanılamaz. Solüsyondaki tuz konsantrasyonu %10'u geçmemeli ancak %8'in altına da düşmemelidir.
Daha yüksek konsantrasyonda solüsyon içeren bir bandaj, uygulama bölgesindeki dokulardaki kılcal damarların tahrip olmasına yol açabilir.
Bandaj için malzeme seçimi çok önemlidir. Higroskopik olmalıdır. Yani kolayca ve yağ, merhem, alkol, iyot kalıntısı olmadan ıslanırız. Bandajın uygulandığı ciltte de kabul edilemezler.
Birçok kez kullanılmış ve birden fazla yıkanmış keten ve pamuklu kumaş (havlu) kullanmak en iyisidir. Sonuçta gazlı bez kullanabilirsiniz. İkincisi 8 katmana katlanır. Belirtilen malzemelerden herhangi biri - 4 katman halinde.
Bandaj uygularken solüsyon oldukça sıcak olmalıdır. Pansuman malzemesinin çok kuru ve çok ıslak olmaması için orta derecede sıkılması gerekir. Bandajın üzerine herhangi bir şey uygulamayın.
Bir bandajla sarın veya yapışkan bir sıva ile yapıştırın - işte bu kadar.
Çeşitli pulmoner süreçler için (akciğerlerden kanama hariç), bandajı arkaya uygulamak daha iyidir, ancak sürecin tam olarak lokalizasyonunu bilmeniz gerekir. Göğsünüzü yeterince sıkı bir şekilde sarın ancak nefesinizi sıkıştırmayın.
Mideyi olabildiğince sıkı bir şekilde sarın, çünkü gece serbest bırakıldığında bandaj gevşer ve çalışmayı bırakır. Sabah bandajı çıkardıktan sonra malzeme ılık suda iyice durulanmalıdır.
Bandajın sırtıma daha iyi oturması için omurganın kürek kemikleri arasındaki nemli katmanlarına rulo yerleştirip bandajla birlikte sarıyorum.
Aslında paylaşmak istediğim tek şey bu. Sorunlarınız varsa ve bunları tıbbi kurumlarda çözemediyseniz tuzlu pansumanları kullanmayı deneyin. Bu yöntem hiçbir şekilde bir tür sansasyon değildir. Çok iyi unutulmuştu.
% 10'luk bir tuzlu su çözeltisi nasıl düzgün şekilde hazırlanır?
Günümüzde yüzlerce güzel tarif bulabilirsiniz ve yenileriyle kimseyi şaşırtmak zordur. Ama bu tarif o kadar basit ve etkili ki, önce onu paylaşmak istiyorum. Yıllar önce gazetede okumuştum. Bir hemşire şöyle yazmıştı: Tarifin açıklaması şöyle:
1. 1 litre kaynamış, kar veya yağmur suyu veya damıtılmış ılık su alın.
2. 1 litre suya (yani 3 seviyeli yemek kaşığı) 90 g sofra tuzu koyun. İyice karıştır. Sonuç yüzde 9'luk bir tuzlu su çözeltisiydi.
3. 8 kat pamuklu gazlı bez alın, solüsyonun bir kısmını dökün ve 8 kat gazlı bezi 1 dakika boyunca içinde tutun. Sızıntı yapmaması için hafifçe sıkın.
4. Ağrıyan bölgeye 8 kat gazlı bez koyun. Üstüne bir parça saf kuzu yünü koyduğunuzdan emin olun. Bunu yatmadan önce yapın.
5. Plastik ped kullanmadan her şeyi pamuklu bezle veya bandajla sarın. Sabaha kadar saklayın. Sabah her şeyi çıkarın. Ve ertesi gece her şeyi tekrarlayın.
Bu inanılmaz derecede basit tarif birçok hastalığı tedavi ediyor, omurgadaki toksinleri cilde çekiyor, tüm enfeksiyonları öldürüyor.
Tedavi eder: iç kanamalar, şiddetli iç ve dış morluklar, iç tümörler, kangren, burkulmalar, eklem kapsüllerinin iltihabı ve vücuttaki diğer inflamatuar süreçler.
Bu tarifi kullanarak birçok arkadaşım ve akrabam kendilerini
- iç kanamadan
- akciğerlerdeki şiddetli morluklardan
- diz eklemi kapsülündeki iltihaplanma süreçlerinden
- kan zehirlenmesinden
- bacakta meydana gelen kanama nedeniyle ölümden kurtardı. derin bıçak yarası.
- Boyun kaslarının soğuk algınlığı için...
Ben de bu tarifi gazeteye gönderen hemşirenin ve cephede askerleri bu yöntemle tedavi eden profesörün uzun, çok uzun ömürler yaşamasını istiyorum. Onlara selam verin.
Ve bu tarifin, pahalı tıbbi hizmetlerin emeklilerin ulaşamayacağı zor zamanlarımızda, çok fazla ihtiyaç sahibi insan tarafından kullanılmasını istiyorum. Bu tarifin onlara yardımcı olacağından eminim. Bundan sonra da bu hemşire ve profesörün sağlığı için dua edecekler.
(Yazı internette kopyalanmıştır, okudum ve sizlerle paylaşıyorum. DOKTOR değilim ve özel olarak sorulara cevap vermiyorum / YAZILANLARA EKLEYECEĞİM İÇİN YAZILANLARA EKLEYECEĞİM) HASTALIKLARDAN KURTULMAK, İNSAN HERKESİNİ AFFETMELİ VE HER ZAMAN OLUMSUZ DÜŞÜNCELERDEN KURTULMALIDIR!!! ! HERKESE RUHSAL VE FİZİKSEL SAĞLIK!!!!!)
TUZ - KÖTÜLÜKLERDEN VE BÜYÜLERDEN KORUMA
Tuz kaybettiğimiz gücü geri kazandırır, iyileştirir astral bedendeki delikler. Ancak kötü insanlar, özellikle de yolsuzluk veya büyücülük günahını ruhlarına yükleyenler, tuza tahammül edemezler. Atalarımızın yolda tılsım olarak yanlarına tuz almaları boşuna değildi. "Kirli" yerlerde, kötü güçlerin bir kişiye zarar vermemesi için omzunun üzerinden atılırdı. Tuz aynı zamanda büyülü ritüellerde de kullanıldı - beyaz kristaller mutluluğu geri getirdi ve bir insandan kötü büyücülüğü ortadan kaldırdı.
Kendinizi tuzla nasıl korursunuz?
TARİF 1. Büyük büyükbabalarımız, bir kişiye nazarın, bir sohbete daldığı ve olup bitenlere dikkat etmediği anda koymanın en kolay olduğunu fark ettiler. Kıskanç kişinin nazar ettiği ve hoş sohbetlerle dikkatinizi dağıttığı yer burasıdır. Böyle bir talihsizlikten kaçınmak için, Rusya'da masanın üzerine açık bir tuzluk içinde tuz koymak gelenekseldi. Sonuçta, negatif enerjiyi “söndürür” ve nazardan korur. Ve kötü dilekler yeraltı dünyasından onları gönderene geri döner.
TARİF 2. Evde kirli bir ruhun olup olmadığını belirlemek ve onu hemen kapıdan çıkarmak için öğleden sonra saat 11 ile 12 arasında sıradan temiz bir metal tava alın (Teflon veya emaye bozulur), yüksek ateşe koyun ve ince bir tabaka tuz dökün. Tuzun bir ila üç saat ısıtılması gerekir. Evde enerjik kir varsa tuzun üzerinde koyu lekeler belirir. Kötü ruhlar panik içinde evden çıkarken hafiflerler. Ayrıca enerjilerini temizlemek için tüm odaları sıcak bir tava ile gezdirmenizi tavsiye ederiz. Kentsel ortamlarda haftalık olarak “tuz temizliği” yapmak en iyisidir.
TARİF 3. Evinize bir büyü yapılmışsa ve ev sahipleri ölümcül tehlike altındaysa, kızartma tavasıyla ritüeli tekrarlayın: tuz, bir çarpma ve yüksek sesle "atışlarla" büyünün gerçekten var olduğuna dair bir uyarı verecektir. .
TARİF 4. Tuz aynı zamanda harika bir şifacıdır; kötü rüyaları ve uykusuzluğu iyileştirir. Yengeç, Akrep, Balık, İkizler, Terazi, Kova burcunda doğduysanız, üç tutam tuzu suda eritin, sıvıyı geceleri başınızın üstüne ve ayaklarınızın üzerine yere koyun. Koç, Boğa, Aslan, Başak, Yay veya Oğlak burcunda doğanların, başlarının başına ve ayaklarının altına (yere) iki "kuru tuz kasesi" koymaları yeterlidir. Ve sabahları tuz veya Tuvalete tuzlu su dökülmelidir. Bu işlemi arka arkaya üç gece yapın, uykunuz sağlıklı ve derin olacaktır.
Peki ya amacına göre tuz - yemeğinize tuz eklerken? Özellikle çorbalar ve soslar hakkında sadece iyi şeyler konuşmaya ve düşünmeye çalışın; kötü sözlerin hazımsızlığa yol açabileceğini unutmayın. Rab'bin Duasını yüksek sesle okumayı bir kural haline getirir. Bu, bedenin ve ruhun sağlığını ve gücünü korumaya yardımcı olur
, bireysel enerjiyi azalttığı ve hareketliliği sınırladığı için bilinçsiz bedensel stereotiplere dönüşür. Bu tür enerji korumalarını yaratan kişi, yaşam durumlarıyla daha etkili bir şekilde başa çıkabilir ve enerji seviyesi yükseldiğinde depresif durumdan çıkar ve canlılığını ve iyi duygusal refahını yeniden kazanır.
BAHÇEDE TUZ KULLANIMI
Kaybetmemek için duvarınıza kaydedin!
Bazen gübre ve zirai ilaç yerine tuz, şeker, sarımsak, kefir, hardal gibi en yaygın ürünleri kullanabilirsiniz.
Örneğin geç yanıklığın ilk belirtilerini domateslerde görüyoruz. Meyveleri kurtarmak için olgunlaşmalarını hızlandırmak gerekir. Bu amaçlar için genellikle domateslerin potasyum ve fosforla beslenmesi tavsiye edilir. Ama daha iyi ve daha kolay bir yol var. 1 litre suya 100 gr sofra tuzu alın ve hastalıklı bitkilere bu solüsyonu püskürtün. Böyle bir ilaçlamadan sonra yapraklar sararacak ve düşecek, bitki büyümesi duracak ve tüm güçleri meyvelerin olgunlaşmasına harcanacaktır. Ayrıca meyvelerde oluşan ince tuz filmi onları enfeksiyonun daha da gelişmesinden koruyacaktır. Ancak gök gürültüsünün çarpmasını beklemenize gerek yok ve önleyici amaçlar için bitkilere taze sarımsak infüzyonu (kova su başına 50 gram) veya fermente kefir çözeltisi (kova su başına 1 litre) serpebilirsiniz. .
Bir diğer sorun ise pancarların iyi gelişmemesidir. Kök sebzeler turplardan biraz daha büyüktür ve hiç tatlı değildir. Tuz da bu durumda size yardımcı olacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder