27 Mart 2019 Çarşamba

Kolesterole karşı haftalık diyet
Günümüzde en önemli sağlık sorunları arasında yer alan yüksek kolesterolü düşüren ve sağlık vadeden, kalp ve damarlarımızı koruyan, 7 gün için 7 farklı beslenme önerisini şöyle sıralayabiliriz:

1. Pazartesi

Günlük 5 porsiyon sebze ve meyve tüketin. Sebze ve meyveler içerdikleri antioksidan özellikli yapı taşları ve kolesterol düşürücü etkiye sahip liflerle vücuda sağlık katar. Sebze ve meyve mevsiminde tüketilmelidir. Eylül ayında çekirdekli kırmızı üzüm, ekim ayında nar kalp ve damarlara dost seçilecek meyvelerdir. Limon ve sirke ile tatlandırılmış, yağ ve tuzun konulmadığı, nar taneli roka-tere-maydanoz salatası öğle ve akşam yemeklerinin vazgeçilmezi olabilir.

2. Salı

Yağlı gıdalardan uzak durun. Et hazırlarken yağlı kısımlarını ayırın. Tavuk yemeklerinde deri mutlaka ayırılmalı. En zararlı yağ grubu trans yağ asitleri olup, özellikle işlenmiş hazır yemek ve kızartmalarda bulunur. İşlenmiş hazır et ve yemeklerden, kızartmalardan uzak durmak gerekir. Yine doymuş yağ asitlerinden zengin margarin ve margarinin kullanıldığı yemek ve pastalardan uzak durmak gerekir.

3. Çarşamba

En sağlıklı yağ zeytinyağıdır. Çoklu doymamış yağ asitleri içeren zeytinyağı ısıya karşı dirençli olup, trans yağlara dönüşmez. Kızartma dahil her türlü yemek zeytinyağı ile yapılabilir. Seçilebilecek diğer bir yağ ise yüksek ısıya dirençli kanola yağı olup, yemeklerde rahatlıkla kullanılabilir. Son dönemde popüler olmaya başlayan keten tohumu yağının da kolesterol düşürücü etkisi olup, günlük bir yemek kaşığını aşmamak kaydıyla tüketilebilir. Ancak keten tohumu yağı ile yemek yapılmamalı, salatalara kullanılmalı ya da direkt tüketilmelidir. Keten tohumuna benzer şekilde hamile ya da emziren kadınlar ve kanamaya meyilli hastalık durumunda kullanılmamalıdır.

4. Perşembe

Sofradan sarımsağı eksik etmeyin. Sarımsak, kötü kolesterolü düşürüp, koruyucu kolesterolü artırır. Kan sulandırıcı ve tansiyon düşürücü etkisi vardır. Düzenli sarımsak tüketen toplumlarda kalp krizi oranının daha düşük olduğu gözlenmiştir. Her türlü et ve sebze yemeğine, salataya sarımsak katılabilir.

5. Cuma

Tahıl tüketimini artırın. Akdeniz diyetinin temel taşlarından olan tahıl grubunda mercimek, nohut, fasulye, bezelye mevcuttur. Bu besinler B vitamini ve demir açısından zengindir, yağ oranı düşük olup, daha çok tekli doymamış yağ asitleri içerir. Ayrıca zengin lif yapısıyla kolesterolü düşürür.

6. Cumartesi

Kahvaltıya yulaf ya da arpa kepeği tercih edin. Özellikle çözülebilir liften çok zengin olan bu iki gıda kolesterol emilimini düşürerek kalp ve damarları korur. Günlük 30-40 gram yulaf ya da arpa kepeği bir bardak kefir ile karıştırılarak tüketilebilir.

7. Pazar

Ara öğünlerde atıştırmalık olarak işlenmemiş kuruyemiş yiyin. Bu gıdalar sağlıklı doymamış yağ asitlerinden zengin olup, bitkisel Omega-3 kaynaklarıdır. Günlük 1 avuç kadar (30-40 gr) ceviz, badem, fındık ya da fıstık tüketimi ile kolesterol oranları dengelenir.



İlginizi çekebilir:

1 Haftalık Kolesterol Düşürücü Diyet Listesi Örneği

Kahvaltı:
  • 1 adet haşlanmış yumurta (gün aşırı)
  • 2 dilim az yağlı beyaz peynir
  • 5 adet zeytin
  • Mevsim yeşillikleri
  • 1-2 dilim tam buğday veya çavdar ekmeği
Kuşluk:
  • 1 porsiyon meyve + 10 adet fındık
Öğlen:
  • 6-7 kaşık yağsız pişirilmiş kıymalı veya etli bakliyat yemeği
  • 1 bardak ayran
  • 1-dilim tam buğday veya çavdar ekmeği
  • Mevsim Salata
İkindi:
  • 3-4 kaşık yarım yağlı veya light yoğurt (toz tarçın eklenebilir)
  • 1 yemek kaşığı yulaf ezmesi
Akşam:
  • 6-7 kaşık zeytinyağlı sebze yemeği
  • Mevsim Salata
  • 1 dilim tam buğday veya çavdar ekmeği
Akşam:
  • 1 porsiyon meyve + 2 adet ceviz içi

Diğer Kolesterol Düşürücü Diyet Listesi Programları

Kolesterolü düşürülmüş beslenme planı, yani kolesterol diyeti ile kan kolesterol ve LDL kolesterol değerleri normalin üstünde ise tercih edilebilir. Günlük beslenmede alışkanlık haline getirilebilecek, yüksek kolesterolün düşmesine yardımcı beslenme şekilleri de vardır. Akdeniz diyeti, vejeteryan diyet ve DASH diyeti gibi beslenme şekilleri bunlara örnek verilebilir.
  • Akdeniz Diyeti: Akdeniz diyetine uygun beslenme planının temelinde mevsim sebze ve meyvelerinin tüketimi; aynı zamanda yemeklerin zeytinyağı ile hazırlanması bulunmaktadır. Bu beslenme tarzında et ve tavuk tüketimi yaygın değildir, çoğunlukla balık tercih edilmektedir. Yemekler margarin, kuyruk yağı ve tereyağı yerine ayçiçek yağı veya zeytinyağı ile hazırlanmaktadır. Ara öğünler de ise genellikle taze meyve tüketimi tercih edilmektedir. Tüm detaylarıyla Akdeniz Diyeti yazımıza göz atabilirsiniz.
  • Vejeteryan Diyet: Vejeteryan beslenmede hayvansal gıdaların yerine bitkisel gıdalar tercih edilmektedir. Et, tavuk, balık, yumurta, süt, yoğurt ve peynir gibi hayvansal gıdalar tüketilmemektedir. Kolesterolün en büyük kaynağı da hayvansal gıdalardır. Bu yüzden vejeteryan beslenmede kolesterol açısından kısıtlanmış bir beslenme düzeni olarak gösterilebilir. Hayvansal gıdalardan sadece süt ve süt ürünlerinin, yumurtanın veya balığın tüketilebildiği farklı vejeteryan beslenme çeşitleri de bulunmaktadır. Tüm detaylarıyla Vejeteryan Beslenmesi yazımıza göz atabilirsiniz.
Ayrıca, bir önceki Emziren Anne Diyeti ve 1 Haftalık Örnek Emziren Anne Diyet Listesi başlıklı yazımıza göz atabilirsiniz. Anne sütünü artıran yiyecekler ve örnek diyet listesini bulabilirsiniz.

Malçlama Nedir? Malçlamanın Faydaları Nelerdir?

Malçlama nedir? Malçlamanın faydaları nelerdir? Bitkilerin daha iyi gelişmesini sağlayan malç, doğal materyaller ya da sentetik malzemelerden yapılabilir.

Malçlama nedir?

Ağaç, çiçek ve sebze gibi ekili bitkilerin yetiştiği toprağın üzerini örtmekte kullanılan malzemelere malç, toprağın üstünün malç ile örtülmesine de malçlama adı verilir. Bir nevi doğanın taklit edilmesi de diyebileceğimiz malçlama ile amaç bitkilerin daha iyi gelişmesini desteklemedir. Malçlama doğal materyallerle yapılabileceği gibi sentetik malzemeler ile de yapılabilir.

Malçlamanın faydaları nelerdir?

1- Toprak ısısı dengelenebilir.
2- Toprak yüzeyindeki buharlaşma azalır, su tasarrufu sağlanır.
3- Güneş ışığını keserek yabancı otların büyümesi engellenir.
4- Yağmur, rüzgâr gibi etkenlere karşı toprağı korur.
5- Toprağa organik madde ve besin katar.

Malç malzemeleri nelerdir?

malçlama nedir
Organik malçlar: Ağaç kabukları ve yongaları, hızar tozu, yaprak, tahıl sap ve samanı (parçalanmış mısır sapları), ot, posa ve gübre.
Malç olarak kullanmak için Hobitar’dan bu ürünleri satın alabilirsiniz:
İnorganik malçlar: Taş, kum, çakıl, kül, toz, toprak.
Sentetik malçlar: Kâğıt, plastik örtü, plastik parçaları, plastik köpük, alüminyum tabaka, asfalt ve petrol eriyikleri sentetik malçlardır.

Malçlama ne kazandırır?

malçlama nedir
Malçlamanın toprak ve bitki sağlığı için önemi büyüktür. Kışa girmeden hemen önce yapılacak malçlama, toprağın daha geç soğumasını sağlar ve toprağı yağmurun, karın şiddetinden korur. Yaz aylarından hemen önce yapılacak örtüleme ise, toprağı güneşin ve sıcağın olumsuz etkilerinden korur. Yabancı ot baskılamak amacıyla yapılan örtüleme, toprağı çapalama gereksinimini ortadan kaldırarak toprak biyolojisine verilen zararın minimuma inmesini sağlar.
Kalın örtüleme yöntemleri, fazla yağmurlu dönemde suyu sünger gibi emerek taşkınları ve dolayısıyla erozyonu engeller. Fazla kurak dönemde ise toprağın nem ihtiyacını karşılar. Organik malç malzemesi, zamanla doğal yollardan ayrışma ile toprağa organik madde kazandırır.






kaynak:http://blog.hobitar.com/malclama-nedir-faydalari-nelerdir/

Bahçenizde Daima Yan Yana Yetiştirmeniz Gereken 26 Bitki

Bir bitki türünün avantajlarının diğer bitki türünün yararına kullanılmasını sağlayan kardeş bitkiler yöntemi ile ekolojik, sağlıklı ve de göz alıcı bir bahçeye sahip olabilirsiniz.
Ekolojik bahçeciliğin peşinden giden bahçıvanlar için kardeş bitkiler yöntemi ile ekim dikim yapmak yaygın bir kültür. Farklı bitki türlerinin güzel ve sağlıklı bir bahçe için gerekli olduğu gerçeğinden yola çıkan kardeş bitkiler yöntemi yine bitkilerin kendinden güç alarak harika bahçeler yaratmayı olanaklı kılıyor. Örneğin bu sistemle uzun boylu bitkiler, güneşe duyarlı kısa bitkiler için gölge oluşturuyor. Bunun yanında bazı bitkiler yararlı böceklerin ürüne çekilmesini sağlarken kimileri de zararlıların bitkiden uzak tutulmasına yardımcı oluyor. Bu mantıktan hareketle işte birlikte yetiştirmenin fayda sağlayacağı 26 bitki:
  • Gül ve sarımsak
Bahçıvanlar,  uzun zamandır gülleri sarımsaklarla birlikte yetiştiriyor. Çünkü sarımsaklar gül üretiminde karşılaşılabilecek zararlıları geri püskürtüyor.
  • Kadife çiçeği ve kavun
Bazı kadife çiçeği çeşitleri, kavunun köklerinde bulunan nematodları kimyasal işlemler kadar etkin bir şekilde kontrol altına alıyor.
  • Domates ve lahana
Domates, lahana yapraklarını çiğneyerek büyük delikler oluşturan lahana yaprak güvelerini kovuyor.
  • Hıyar ve Latin çiçeği
Latin çiçeğinin asma kökleri, büyümekte olan hıyar ve salatalık bitkileriyle kusursuz bir yayılma gösteriyor. Latin çiçekleri hıyardaki böcekleri kovmasıyla da ün yapmış durumda.
  • Biber ve kazayağı
ABD’nin Gürcistan eyaletinde yapılan bir çalışmada yaprak güvelerinin kazayağı ve kanarya otundan biber bitkisini tercih ettiğini ortaya çıkarıldı. Yabani otların tohumlarını koymadan önce çiçekleri çıkardığınızdan emin olun.
  • Lahana ve dereotu
Dereotu, lahana ailesinden brokoli ve Brüksel lahanası gibi ürünler için ideal bir ortak. Lahanalar, yumuşak dereotunu desteklerken, dereotları da lahana kurtları ve diğer böceklerin kontrolünü sağlayan küçük arıları bitkiye çekiyor. (Ancak kesinlikle havuç ve dereotunu yan yana yetiştirmemelisiniz.)
  • Mısır ve fasulye
Fasulyeler; cüce ağustos böcekleri, tırtıl ordusu ve yaprak böcekleri gibi mısırın baş belalısı olan zararlılara karşı etkili olan yararlı böcekleri çekiyor. Bunun yanında fasulye sarmaşıkları, mısır saplarına tırmanıyor.
  • Marul ve uzun çiçekler
Altın ağaç (tütün çiçeği) ve örümcek çiçeği, marul yetiştiriciliğinde en uygun gölge tonunu sağlıyor.
  • Turp ve ıspanak
Ispanakların arasına turp ekmek, yaprak güvelerini ıspanaktan uzak tutuyor. Yaprak güvelerinin turp yapraklarına zarar vermesi ise toprak altındaki ürünün büyümesine herhangi bir şekilde etki etmiyor.
  • Patates ve beyaz kuduz otu
Bir çitten daha iyi olan 81 sınır bitkisinden biri olan beyaz kuduz otu, sahip olduğu küçük çiçeklerle yırtıcı yaban arıları gibi faydalı böcekleri çekiyor. Patates gibi gür bitkilerin yanına bu bitkiyi ekin ya da brokoli gibi kemer şeklini alan bitkilerinin altının canlı bir zemin örtüsüyle kaplanmasına izin verin. Ayrıca bu çiçeğin güzel kokusu yaz boyunca bahçenize yayılmaya devam ediyor.
  • Karnabahar ve zinya (kirlihanım) çiçeği
Zinya (kirlihanım) çiçeğinin bitki özü, karnabaharın korunmasına yardımcı olan uğur ve böceği ve çeşitli böcekleri cezbediyor.
  • Lahana ve kedi otu (kedi nanesi)
Yapılan çalışmalar lahanalar arasında yetiştirilen kedi otunun (kedi nanesi) lahanada zarara neden olan pire böceğini azalttığını gösteriyor.
  • Çilek ve çörek otu
Uzun ve mavi çiçekli çörek otu, geniş çilek sıralarının içerisine ekildiğinde muhteşem bir görüntü oluşturuyor.


kaynak: http://blog.hobitar.com/bahcenizde-daima-yan-yana-yetistirmeniz-gereken-26-bitki/


16 Mart 2019 Cumartesi

Feng Shui Bitkileri ile İç Mekânlar İçin İyi ve Kötü Fikirleri

Feng Shui bitkileri ile bulunduğunuz mekânı iyi enerji ile donatabilirsiniz. İşte iyi ve kötü Feng Shui yaratan bitkiler.
Geçmişi çok eskilere dayanan bir Çin öğretisi olan Feng Shui, bir mekân düzenleme sanatıdır. İnsanlar ve çevreleri arasındaki ilişkiyi konul alır. Çince’ de “Rüzgar” ve “su” anlamına gelen Feng Shui, doğa ile insan arasında bir denge ve uyum yaratmayı hedefler.
Doğa ve insan arasındaki enerji etkileşimini dengelemeye, yaşam enerjimizi düzene sokmaya, kişilerin bulunduğu ortamları daha yaşanılası kılmaya çabalayan estetik bir sanat olan Feng Shui’ye göre mekânı düzenlerken elbette bitkiler de önemli rol üstlenirler. Bu öğretiye göre bitkilerin insanlar üzerinde çok güçlü, olumlu ve olumsuz etkileri vardır. Bitkiler doğru seçildikleri ve uygun yerlerde konumlandırıldıkları taktirde yaşam kalitesini yükseltir.
Bu bakış açısından hareketle iyi ve kötü Feng Shui olarak ikiye ayrılan bitkiler neler? Evinizde (iç mekânda) bitki yetiştirirken Feng Shui’ye göre nelere dikkat etmek gerekir? İşte size yol gösterecek birkaç ip ucu.
Bitkilerin iyi feng shui ve kötü feng shui şeklinde ikiye ayrılması daha çok; belirli bitkilerin evde ya da ofiste, belirli bagua (feng shui enerji haritası) alanlarına ya da feng shui ilkelerine göre yerleştirilmesiyle ilgilidir. (Bagua, mekanların merkezi dâhil olmak üzere, dört ana ve dört ara yönü gösteren bir harita olarak uygulamada kullanılır. Her yön, farklı elementi ve yaşamdan beklentimizi temsil eder. Gerçek pusulayla tespit edilen yönlerin elementlerine göre, enerjinin akışı sağlanarak dengeli bir ortam sağlanır. )
Feng Shui tamamen enerjiyle ilgili olduğu için, onları iyi olarak adlandırmaya yarayan en önemli gösterge onların genel sağlığını gösteren özgün görünümleridir. Canlı, bakımlı bir bitki her zaman ortamın enerjisini yükseltir. Örneğin Feng Shui açısından bilindik bir ünü ya da geçerliliği olmamakla birlikte gür, canlı ve coşkulu bir bitkiye sahip olmak, şans bambusu gibi Feng Shui açısından popüler olan ancak hayatta kalmaya çalışan, solmuş bir feng shui bitkisine sahip olmaktan çok daha “iyi”dir. Ve mekânın enerjisini çok daha fazla olumlar.
Ortama Chi (yaşam enerjisi) ya da enerji kattıkları için bitkiler ev ve ofisler için her zaman mükemmel feng shui uygulamaları olarak kabul edilir. Dolayısıyla; bitkileriniz sağlıklı olduklarında, iyi bagua (feng shui enerji haritası) alanlarına yerleştirildiklerinde ve de göze hoş görünen saksılar içinde sergilendiklerinde iyi feng shui yaratacaktır.

İyi Feng Shui Bitkileri

İlk olarak, genellikle hangi bitkilerin iyi Feng Shui bitkileri olarak kabul edildiklerini açıklığa kavuşturmak gerek. İyi bitkiler olarak da adlandırılan bu bitkileri iki kategoriye ayrılır.
1- En başta hava temizleyici olarak bilinen bitkiler geliyor çünkü temiz, iyi kalitede hava olmadığı müddetçe evde ya da ofiste iyi enerji olması mümkün değil. Uzun ve narin areka palmiyesinden, gür ve yemyeşil aşk merdivenine kadar pek çok güzel bitki bu kategoridedir.
2- İyi Feng Shui bitkileri aynı zamanda geleneksel kazanç bitkileri olarak da bilinir. Terim genellikle kazanç bitkisi olarak kullanılır ama yaygın olarak Feng Shui kazanç bitkisi olarak kullanılan en az iki bitki vardır.

Kötü Feng Shui Bitkileri

Kötü feng shui bitkileri olarak da adlandırılan bitkiler genellikle biçimleri nedeniyle böyle kabul edilirler ve ortama istenmeyen enerji katarlar. Kaktüs bitkisi kötü feng shui bitkileri olarak adlandırılan bitkilerin en klasik örneğidir çünkü enerjisi çok “diken”lidir.
Bazen kaynana dili bitkisi, yılan bitkisi olarak da adlandırılır (Sansevieria trifasciata), kötü feng shui bitkisi olarak nitelendirilir. Ancak bu doğru değildir çünkü yılan bitkisi, evin ve ofisin belirli alanlarına ihtiyaç olduğu zaman oldukça yararlı enerji katabilir; bu bitkinin güçlü bir koruyucu enerjisi vardır.
Feng Shui Bitkileri

Bitkilerin Yerleştirilmesi

Evde ya da ofiste bitkilerin Feng Shui ilkelerine göre yerleştirilmesi için en iyi yerler, bitkinin ağaç kısmı tarafından beslenen bagua (Feng Shui enerji haritası) alanlarındadır. Doğu, güneydoğu ve güney bagua Ffeng Shui enerji haritası) alanları bitkilerle dekorasyon yapmak için en mükemmel alanlardır.
Kuzey bagua (Feng Shui enerji haritası) alanı güçlü bir ağaç Feng Shui elementinin (çok fazla bitkinin) olması durumunda zayıflayabilir bu nedenle kuzeydeki alanlarda çok fazla bitki olmasından kaçınmak gerekir. Aynı şey Güneybatı, Kuzeybatı, Batı ve Kuzeydoğu bölgeleri için de geçerlidir; bu Feng Shui bagua (Feng Shui enerji haritası) alanlarında sadece orta seviyede/kararında bir bitki varlığı önerilir.
Farklı bagua (feng shui enerji haritası) alanlarına bitkilerin Feng Shui prensiplerine göre yerleştirilmesi, beş Feng Shui elementi arasındaki etkileşime dayanır: Ağaç, Ateş, Toprak, Metal ve Su. Bu etkileşimin temellerini anladıktan sonra, evinizin ya da ofisinizin bitkilerle dekorasyonunda doğru seçimi yapmak çok kolay olur.
Evinizdeki ya da ofisinizdeki bitkilerin en iyi yerleşimi için oynama yapmaktan ve denemekten çekinmeyin ve elbette bitkilerinize çok iyi bakın! Bu şekilde bitkiler dekorasyonunuzun uyumlu bir parçası olacaktır ve mekanınızda mükemmel bir Feng Shui yaratacaktır.

Toprakla uğraşmak için en iyi 8 alet

Bahçenizdeki toprağı gevşetmek yorucu bir iş olabilir. Üstelik bu yoruculuk, bahçenizin büyüklüğüne ve bahçedeki toprak yapısına göre daha da fazla artabilir. Ancak toprakla uğraşırken iş yükünüzü hafifletmek için bu aletleri mutlaka edinin.
Çapa
Düzinelerce farklı şekil ve ebatta olan çapalar, toprağı hazırlamaktan taramaya ve yetiştiriciliğe kadar birçok işleve sahip.
Kazma
Toprağınız kayalık ve ağaç kökleriyle doluysa, kazma sizin için olmazsa olmazlardan. Küçük kayaları ve sert toprak parçalarını ufalamak için bu geniş bıçağı kullanabilirsiniz.
Tırmık
Çelik bahçe tırmığı ile çelik ya da bambudan yapılmış yaprak tırmık… Muhtemelen tırmığın her tipinden bir tane isteyeceksiniz. Bahçe tırmıkları zemini düzleştirmek ve yüksek yataklar hazırlamak için birebir. Yaprak tırmıklara ise tohum yatağının üzerindeki malçları hafifçe yaymak ve hazırlanmış toprağı hafifçe yaymak için ihtiyacınız olacak.
Kürek
Kompostu çıkarmak, sert zeminde kesmek ve dikim için delikler açmak amacıyla kazmak için kullanabileceğiniz yuvarlak kenarlı küreğe sahip olmalısınız.
Bahçe beli
Keskin kenarlı bir bahçe beli, çim kesme işleminizi kolaylaştırır. Aynı zamanda yeni yataklar veya kenarlar kazmak ve sınırlar hazırlamak için de kullanabilirsiniz.
Bahçe çatalı
Dört adet düz veya hafif yuvarlak dişleriyle asıl görevi toprağı kesmek. Ancak aynı zamanda malzemeleri toprağa karıştırmak ve kök ürünlerini hasat etmek için de kullanılabiliyor.
Mala
Bu minyatür kürekler, küçük bitkiler ile soğanları için çukurlar kazma ve istenmeyen yabancı otları temizleme açısından mükemmel.
Eller
Hiç şüphesiz toprakta çalışırken kullanacağınız en önemli araçlar elleriniz olacak. Yukarıda listelenen araçların çoğunu kullanırken bahçe eldivenleri giyerek ellerinizi mutlaka koruyun.

Hangi Sebze Ne Kadar Süre Güneş Almalı?

Sebzelerinizin gün boyu ihtiyaç duyduğu güneşlenme süresini bilirseniz onları bahçenizde doğru yere ekebilir, güneşlenme sürelerini bu şekilde ayarlayarak onların iyi gelişmelerini teşvik edebilirsiniz.

Teraryum Bitkileri Nasıl Yetiştirilir?

Teraryum bitkileri yetiştirmek hem dekoratif hem de çok keyifli. Siz de birkaç adımda ev veya ofisinizde kolayca teraryumda bitki yetiştirebilirsiniz.
Kavanoz ya da akvaryum gibi kapalı bir alanda bitki yetiştirmeyi sağlayan teraryum ilk olarak 1830’larda Londra’da yaşayan Dr. Nathaniel Ward tarafından kullanıldı. Yüksek nem ihtiyacı nedeniyle normal koşullarda evde bakılamayacak tropik bitkilerin bile yetiştirilmesini sağlayan teraryumlar, dekoratif olarak da şık bir görünüme sahip. Üstelik yalnızca birkaç adımda teraryum yapmak mümkün.Teraryum Bitkileri

Teraryum bitkileri nasıl yetiştirilir?

  1. Öncelikle, bir kavanoz veya akvaryum gibi cam eşyalar alınarak özenle temizleniyor.
  2. Kabın içine küçük çakıl taşları dökülüyor. Altta kalan bu taşlar sayesinde, tabanda biriken su neme çevrilerek toprak için temel oluşturuyor ve köklerin çürümesini önlüyor.
  3. Çakıl taşlarının üstüne, küçük parçalardan oluşan kömür ekleniyor. Kömürler, teraryum içindeki zararlı maddeleri kendi bünyesinde soğurarak, teraryumun canlı kalmasını sağlıyor.
  4. Kömürün üzerine filtre görevi görecek spanghum eklenerek üzerine torf dökülüyor. Böylelikle bitkilerin yetiştirilmesi için uygun ortam sağlanmış oluyor.

Teraryum bitkileri, bitkilerin nemi seven ve yavaş gelişim gösteren minyatür bitkiler olması gerek. Fitonyalar, arapsaçı, küçük eğrelti otları, minyatür menekşeler teraryum için ideal bitkilerden bazıları.
Bitkiler yerleştirildikten sonra üzerlerine birkaç kez su püskürtülerek teraryumun kapağı kapatılıyor. Ardından da doğrudan güneş ışığı almayan ancak aydınlık bir ortama konuluyor. Nem oranı çakıl taşları yardımıyla gözlenerek, azaldığı takdirde tekrar su püskürtülüyor. Böylelikle hem bahçeniz hem de eviniz için oldukça şık minyatür bahçeniz hazır hale geliyor.

Saksıda Yetiştirilebilen 8 Meyve Türü

Meyve yetiştirmek istiyor ancak bahçem yok diye üzülüyorsanız size iyi bir haberimiz var. İşte saksıda rahatlıkla yetiştirilebileceğiniz 8 meyve türü.

Saksıda Yetiştirilebilen Meyve Türleri

Çilek
Saksılarda çilek yetiştirmek aslında oldukça kolay. Küçük saksılarda üretmeye imkân tanıyan en iyi meyvelerden biri olan çilekler, küçük bir balkon için gayet ideal bir tercih olacaktır. Balkonunuza asacağınız sepetlerde, seramik saksılarda ve küçük kaplarda yetiştirebileceğiniz çilekleri 20-30 cm aralıklarla dikmenizi öneririz.
Acai üzümü
Sağlık açısından önemli faydaları olduğu için ve çok nadir bulunması nedeniyle acai üzümünün fiyatları oldukça pahalı. Ancak bu üzümleri saksıda yetiştirmeyi deneyebilirsiniz. Sadece cüce acai türünü yetiştirebileceğiniz ürünlerin boyu toprak saksılarda 7 ila 9 metre arasında değişiyor. Olgunlaşması ve meyve vermesi ise 3 yılı buluyor. Dolayısıyla biraz zamana ve geniş bir alanla büyük saksılara ihtiyacınız olacak.
Ahududu
Eğer saksıda ahududu yetiştirmeye meraklıysanız, işe içi tamamen verimli toprakla doldurulmuş bir kap hazırlayarak başlayabilirsiniz. Tabii bitkilerin güneş ışığına erişebildiğinden de emin olun. 60 cm çapındaki bir saksıda 6 adet ahududu bitkisini rahat bir şekilde dikebilirsiniz. Böylelikle toprağın besin kaynaklarını zorlamamasına yardımcı olursunuz. Ayrıca tatlı meyvelerin olgunlaşması için potas gübresi kullanmanız gerekirken, toprağı sulayarak her zaman hafif nemli tutmayı da unutmayın.
Böğürtlen
Saksıda böğürtlen yetiştirmek hem eğlenceli hem de kârlı bir iş olabilir. İhtiyacınız olan şeyler; sadece bir saksı, böğürtlen fidanı, toprak, bitkiyi desteklemek için birkaç kazık ve drenajı arttırmak için kırık saksı parçaları. Kırık saksı parçalarını kabın en altına yerleştirmekle başlayın ve üstüne organik madde açısından zengin toprak ekleyin. Daha sonra böğürtlen fidanını saksıya koyun ve sulayın. Destek kazıkları böğürtlenin olgunlaşmasından sonra devreye girecek. Bunların kullanılmasının nedeni, özellikle çiçeklenme ve meyve gelişimi sırasında böğürtlen fidanının uzun ve ince dallar üretmesi.Saksıda Yetiştirilebilen Meyveler

Yaban mersini
Saksılarda yetiştirmek için iyi bir meyve türü arıyorsanız, yaban mersini mutlaka listenizde olmalı. Biraz yer kaplayabilmelerine rağmen yaban mersinleri, çoğu bahçe meyvelerinden daha uzun süre dayanır. Ayrıca doğru bilgi ve yöntemlerde onları gayet küçük alanlarda da üretebilirsiniz. Saksıda yaban mersini yetiştirmenin ana faydası, toprağın pH seviyesini düşük miktarda tutmanızı kolaylaştırması denilebilir. Sulama ve bol miktarda güneş ışığı ile bitkinin verimli ve doğru bir şekilde büyümesini sağlayarak güzel ve lezzetli yaban mersinleri elde edebilirsiniz.
Dut
Kısa raf ömürleri nedeniyle market ve pazarlardan çabucak kaybolan dutları, saksı ve toprak kaplarda yetiştirmek gerçekten iyi bir fikir olabilir. Neyse ki kolayca saksıda dut üretmeyi öğrenebilirsiniz. Güneş ışığı, sulama ve doğru toprak dut yetiştirmenin anahtar maddeleridir.
Kuş üzümü
Kuş üzümü, saksıda en verimli halde yetiştirilebilen meyveler arasında. Tatlı aroması ve C vitamini açısından zenginliği onların değerli olmasının tam da nedeni. Kuş üzümü üretmek için büyük bir saksıya ihtiyacınız olacak. Çok çeşitli topraklarda iyi performans gösterebilir ancak nem tutabilen ve zengin besinli bir tür tercih sebebi olabilir. Saksıyı bol güneş alan bir yere koymayı da unutmamanız gerek. Ayrıca soğuk havanın bitkinin verimini düşürdüğünü not etmelisiniz. Bu nedenle birkaç koruyucu önlem aldığınızdan emin olun.
Bektaşi üzümü
Saksıda Bektaşi üzümü yetiştirmek, kuş üzümüne çok benzer. Kökleri çok sık olduğu için derin ve ortadan biraz daha büyük bir saksıya ihtiyacınız var. Ancak boyları asla 5 metrenin üzerine çıkmaz. Yetiştirmek için Avrupa ya da Amerika fidanlarından birini seçebilirsiniz. İlk olanı daha verimli ve güneşe toleranslı saksıda yetiştirmek için daha uygun. Ayrıca daha küçük boyutlu ve diğerine göre daha lezzetli.

Saksıda biber nasıl yetiştirilir?

Saksıda biber nasıl yetiştirilir? Eğer sıcak havanın etkili olduğu iklim şartları altında yaşıyorsanız, saksıda biber yetiştirmek gayet kolay ve eğlenceli. Yeterli alanınız yoksa bir saksı, başlangıçta gayet iş görebilir.

Saksıda biber yetiştirme teknikleri

  1. Biberler, saksıda sebze yetiştirmek için gerçekten iyi bir fikir. Biraz biber tohumu ya da fidesi bulduğunuzda, tahmin ettiğiniz gibi yapmanız gereken tek şey bir saksı bulmak. Yalnız uygun bir kap ararken, en az 25 cm derinliğinde ve genişliğinde olmasına dikkat edin. Bu büyüklükte bir saksı, olgunluğa ulaşmış 2 ya da 3 biber fidesi için yeterli olacak. Saksıların altındaki boşaltım delikleri ise kesinlikle işinize yarayacak.
  2. Biber fideleriniz ve saksınız hazırsa diğer bölüme geçmeye hazırsınız demektir. Ancak fide yerine biber tohumlarını tercih ettiyseniz, bitki gelişimi için bazı karışım ve maddelere ihtiyaç duyabilirsiniz. Basit bir giriş için tohumları ve bitki besinlerini toprakla birlikte saksıya yerleştirin. Tabii bu arada tohumları toprağın en az 3 cm altına koyduğunuzdan emin olun. Tohumlar hava koşullarına ve tohum kalitesine bağlı olarak 1 ya da 3 hafta içinde çimlenecektir. Filizlenen biberlerin yaprak oluşumu başladığı zaman ise fideleri artık daha büyük bir bir kaba almanın zamanı da gelmiş demektir.
  3. Biberlerinizi geniş bir kaba aldıktan sonra geriye sadece birkaç nokta kalıyor. Saksının konumu, bilmeniz gereken ilk kural! Biberler güneşi sever, onları günün en az 6 saati güneş gören bir alanda tutun. Verimli bir toprak, mutlu ve sağlıklı biberler için bir diğer anahtar.
    İyi drene edilmiş, gevşek ve bereketleri toprak karışımlarını tercih edin. Ayrıca toprağı hazırlarken bitkinin hastalanmasını önleyecek birkaç tedbir almanızda da fayda var. Sulama ise yine son derece önemli. Toprak asla kurumamalı, biberler günlük olarak sulanmalı ancak dozu da kaçırılmamalı. Aksi takdirde bitki kökleri çürüyebilir.
  4. Artık biberleriniz büyümeye başladığına göre, geriye sadece küçük tesisinizi yönetmek kalıyor. Toprağı her 2 haftada bir gübrelemek, yapmanız gereken ilk şey. Eğer biberleriniz erkenden çiçek açmaya başlamışsa, kuruyan başları temizlemek de iyi bir davranış olacak.
  5. Ve sonunda hasat zamanı! Balkonunuzda ya da güneş alan pencerenizin önünde yetişen biberleriniz lezzetli bir akşam yemeğine dâhil olmak için bekliyorlar.

Malçlama Nedir? Malçlamanın Faydaları Nelerdir?

Malçlama nedir? Malçlamanın faydaları nelerdir? Bitkilerin daha iyi gelişmesini sağlayan malç, doğal materyaller ya da sentetik malzemelerden yapılabilir.

Malçlama nedir?

Ağaç, çiçek ve sebze gibi ekili bitkilerin yetiştiği toprağın üzerini örtmekte kullanılan malzemelere malç, toprağın üstünün malç ile örtülmesine de malçlama adı verilir. Bir nevi doğanın taklit edilmesi de diyebileceğimiz malçlama ile amaç bitkilerin daha iyi gelişmesini desteklemedir. Malçlama doğal materyallerle yapılabileceği gibi sentetik malzemeler ile de yapılabilir.

Malçlamanın faydaları nelerdir?

1- Toprak ısısı dengelenebilir.
2- Toprak yüzeyindeki buharlaşma azalır, su tasarrufu sağlanır.
3- Güneş ışığını keserek yabancı otların büyümesi engellenir.
4- Yağmur, rüzgâr gibi etkenlere karşı toprağı korur.
5- Toprağa organik madde ve besin katar.

Malç malzemeleri nelerdir?malçlama nedir


Organik malçlar: Ağaç kabukları ve yongaları, hızar tozu, yaprak, tahıl sap ve samanı (parçalanmış mısır sapları), ot, posa ve gübre.
Malç olarak kullanmak için Hobitar’dan bu ürünleri satın alabilirsiniz:
İnorganik malçlar: Taş, kum, çakıl, kül, toz, toprak.
Sentetik malçlar: Kâğıt, plastik örtü, plastik parçaları, plastik köpük, alüminyum tabaka, asfalt ve petrol eriyikleri sentetik malçlardır.

Malçlama ne kazandırır?malçlama nedir


Malçlamanın toprak ve bitki sağlığı için önemi büyüktür. Kışa girmeden hemen önce yapılacak malçlama, toprağın daha geç soğumasını sağlar ve toprağı yağmurun, karın şiddetinden korur. Yaz aylarından hemen önce yapılacak örtüleme ise, toprağı güneşin ve sıcağın olumsuz etkilerinden korur. Yabancı ot baskılamak amacıyla yapılan örtüleme, toprağı çapalama gereksinimini ortadan kaldırarak toprak biyolojisine verilen zararın minimuma inmesini sağlar.
Kalın örtüleme yöntemleri, fazla yağmurlu dönemde suyu sünger gibi emerek taşkınları ve dolayısıyla erozyonu engeller. Fazla kurak dönemde ise toprağın nem ihtiyacını karşılar. Organik malç malzemesi, zamanla doğal yollardan ayrışma ile toprağa organik madde kazandırır.



Bitki Şaşırtma Nedir? Bitki Şaşırtmanın Faydaları Nelerdir?

Bitki şaşırtma, eğer bitki yetiştirme konusunda uzman değilseniz, amatör yetiştiriciliğe yeni adım atıyorsanız ilk öğrenmeniz gereken terimler arasında gelir. Bitki şaşırtma nedir, şaşırtmanın faydaları nelerdir gelin size kısaca özetleyelim.

Bitki şaşırtma nedir?

Tohumdan bitki yetiştirmek istediğinizde tohumların ilk ekildiği ortamdan çimlendikten veya fide haline geldikten sonra topraklı/topraksız olarak başka bir yere (bahçeye, saksı ya da üretim kasalarına) aktarılması işlemidir.

Faydası nedir?

1- Yeni filizlenmiş/ çimlenmiş bitkilerinize şaşırtma uygulamadığınızda yeni gelişmekte olan fideler birbirlerinin beslenmesini engeller, fideler ışık ve havadan eşit faydalanamaz hale gelir. Çimlendirme ortamında bulunan fidelerin zayıf ve alışılmışın dışında boy yaptığını görüyorsanız şaşırtma yapmakta gecikmişsiniz demektir.
2- Şaşırtma işlemi ile tohumların çimlenme süresini hızlandırmış olursunuz. Tohumun asıl dikileceği duruma gelmesi için geçecek süre kısalır. Örneğin ilkbahar geç donlarının geç olduğu yerlerde, şaşırtma yapmak tohumun çimlenme süresini kısaltır.
3- Şaşırtma yaparak fidelerin kazık kök sistemini saçak kök olarak değiştirmiş olursunuz. Şöyle ki; her tohum çimlendiğinde hayat mücadelesini kazanmak için kazık kök sistemi oluşturur. Şaşırtma yaparken bu kazık kök kopar ve bu olay bitkiyi yeni yerine aktardığınızda saçak kök yapmasına teşvik eder. Saçak kök, bitkinin topraktan besin maddesi ve suyu alan en önemli kök sistemidir. Saçak kök yapan bitki kısa sürede hızlı büyür ve verime erken yatar. Dezavantajı, sonbahar ilk donlarından çabuk etkilenir ve zarar görür. Bir diğer dezavantajı çapa yaparken hassas olmanız gerekmektedir, bitkiye yakın yapılan çapalar saçak kök sistemine zarar verebilir.

Ne zaman yapılır?

Şaşırtma, sabah veya akşam saatlerinde serin, gölge ve rüzgâr almayan bir ortamda yapılmalıdır.

Nasıl yapılır?

Köklerin zarar görmeden çıkması için viyol veya kasalardaki fideler bir gün önce bol su ile sulanmalıdır. Bitkilerin köklerinin kırılmadan dikilebilecekleri kadar açılan çukurlara ekim yapılmalıdır. Şaşırtma yaparken fideyi kesinlikle gövdesinden tutmamak gerekir. İki yaprağından tutup, dikileceği yere derin olmamak ve toprağını bastırmamak şartı ile dikilmelidir. Fidelerin kökleri çok uzunsa budama yapılabilir. Dikim sonrası fidelerin etrafındaki toprak nazikçe bastırılarak fidelerin yanlarının dolması sağlanır. Bunun amacı fide köklerinin hava almamasını sağlamak ve kurumasını önlemektir. Daha sonra fidelere can suyu verilir. Şaşırtılan fidelerin yanına destek çubukları konması önerilir.

Dur !!! ton balığı yemeyin! sana olabilirdi ...

Günümüzde, birçok insan günlük diyetlerine daha fazla balık eklemeyi tercih ediyor ve elbette en popüler olanı ton balığı.
Ton balığı genellikle çok faydalı bir balık türü olarak önerilir, ancak burada size söyleyeceğimiz bir şey var ve sizi şaşırtacak. Ton balığı aslında çok zararlıdır!
Ton balığı (taze veya konserve olsun) önemli bir omega-3 proteini ve yağ asidi kaynağı olarak bilinmesine rağmen, vücudun normal çalışmasını bozabilecek toksik bir mineral olan cıvaya maruz kalan bir balık türüdür .
Tuna, sizi öldürebilecek cıva içermektedir
, özellikle yaşamın ilk yıllarında, merkezi sinir sistemine çok fazla zarar verebilecek çok miktarda cıva veya metil içeren birçok deniz ürünü ve balık türü vardır.
Süpermarkete giden orkinosun sizi öldürebilecek çok düşük miktarda civa içerdiği doğrulansa da, sinir sistemi ile ilgili hastalıkları önlemek için kullanımını azaltmak daha iyidir.
Halen sudayken çeşitli balıkların etlerinde biriken bu toksik mineralin% 40'ı, aynı zamanda insanların bilişsel sistemlerinde ilerici bir bozulmaya yol açan sanayi tarafından da kirlenmektedir.
Ton balığı genellikle farklı okyanuslardan toplanır ve çoğu Fukushima gibi radyasyonla kirlenir.
O zaman ton balığı tüketimi kesinlikle insan vücudunun bazı yerlerinde kanser gelişimini tetikleyebilir.
Bu makale, ton balığı yemeyi bırakmanız gerektiği anlamına gelmiyor. ancak tüketimini sınırlamaya ve gelecekte olası sağlık risklerinden kaçınmaya çalışın!

Uzun süredir aldatıldık ... sırrı açığa çıktı: kanser bir hastalık değil, çok karlı bir iş!

Sürekli “kanser” kelimesinden korkuyoruz, çünkü ondan acı çeken insanlarla çevreleniyoruz ve hiç kimse bu ölümcül hastalığı yenemez.
Ancak bunun gerçek bir hastalık olmadığını söyleyebiliriz. Kanser bir iş ve biz parasını ödedik.
Milyonlarca insan yaşına veya cinsiyetine bakmaksızın kanserden muzdariptir. Ancak, çoğu hala manipüle edildiklerini bilmiyor.
Birçok dile tercüme edilmesi yasaklanan Dünya Kansersiz adlı bir kitap var. 
Ancak bugün hedefimiz sizi yalnızca kanser gibi bir hastalık olmadığına ikna etmektir, çünkü sadece B17 vitamini (amigdalin) eksikliğidir.
Geçmişte, çok sayıda insan ve denizci azar azar öldü ve daha sonra olduğu gibi bunun gerçek bir hastalık olmadığı, ancak sadece C vitamini eksikliği olduğu keşfedildi.
Bunun aynı olduğunu düşünüyoruz! Kanser endüstrisi çok büyük bir iştir ve yılda milyarlarca dolar kazanılmaktadır. 
Bununla birlikte, tedavinin uzun zaman önce bulunduğu gerçeğini göz önüne aldığımızda, sonuç çok açıktır: kanser çok karlı bir iştir.
Bununla birlikte, bu basit ipuçlarını takip ederek kanser önlenebilir:
Panik yapmayın, durumu inceleyin ve kanser türünü bulmaya çalışın. 
Kanser vücutta sadece B17 vitamini eksikliği olduğundan, bunu önlemek için günlük 15 ila 20 kayısı çekirdeği tüketmelisiniz.
Buğday tohumu, sıvı oksijen bakımından zengin ve en güçlü antikanser bileşiği - laetrilden, bu vitaminin bir formundan elde edilen güçlü bir antikanser ilacıdır.
Dünya Kansersiz yazar Harold W. Manner, laetrilin vakaların% 90'ından fazlasında kanseri tedavi ettiğini iddia ediyor.
Amygdalin (B17 vitamini) içinde bulunur:
Meyve en büyük konsantrasyonda çukurlar. Bu meyveler armut, elma, kayısı, kuru erik ve şeftalidir. 
Tohumlar (taneler): susam ve keten tohumu. 
Yulaftan gevrekler, blok buğdaydan arpa, arpa, kahverengi pirinç, çavdar, darı. 
Fasulye, mercimek filizi (mercimek), mısır (tane), lima (lima fasulyesi) ve bezelye gibi sık kullanılan fasulye. 
Acı badem (doğada en zengin B-17 vitamini kaynağı olan) ve Hint bademleri. 
Dut, yaban mersini, kara dut, ahududu ve çilek. 
Balkabağı, bira mayası ve kaba pirinç.
Bunlar, emilebilen en zengin B17 kaynaklarıdır:
Kayısı (çekirdek / tohum) 
Yaban mersini 
Çilek 
kiraz, elma, armut, şeftali, kuru erik, erik gibi meyvelerin tohum 
çekirdekleri 
Badem 
Ahududu 
Sorgum 
Macadamia fındık 
Çilek 
Böğürtlen 
buğday fideleri, 
karabuğday 
lima fasulyesi 
Arpa 
Kaju 
filizi fasulye 
Millet
Ayrıca, ellerinizi ve bulaşıklarınızı yıkarken veya yıkarken, vücudumuza deriden giren kimyasalları kullanırız. Onları doğal ürünlerle değiştirin.
Sebzeleri hiçbir zaman bulaşık deterjanı ile yıkamayın, kumaşa düştükleri ve yıkanamadıkları için. Bunun yerine, sadece suyla yıkayın ve suya sirke ekleyin ve durulayın veya bir süre sirke koyun. 
Bu, bu ürünlere eklenen sert kimyasalların zararlı etkilerinden kaçınmanıza yardımcı olacaktır. 
Sağlıklı bir yaşam tarzı sürdüğünüzden, düzenli egzersiz yaptığınızdan, organik ve sağlıklı besinler yediğinizden, stresi yönettiğinizden ve en iyi sağlığı koruduğunuzdan emin olun.